Borçlar Hukuku
Sözleşme yapma özgürlüğü kapsamında taraflardan birinin hazırladığı ve herhangi bir değişiklik yapılmasına veya sözleşme üzerinde tartışmaya müsaade edilmeksizin karşı tarafın imzasına sunduğu sözleşmeler, tarafların iradelerinin uyuştuğu ve karşı tarafın istemediği takdirde bu sözleşmeyi imzalama zorunluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle kural olarak geçerlidir. Ancak kitlelere sunulan bir mal veya hizmet söz konusu olduğunda sözleşmeyi hazırlayanın ve mal ve hizmet sağlayan tarafın devamlı olarak kendi lehine ve karşı taraf aleyhine kanunda genel işlem şartları olarak geçen sayfalarca uzunlukta maktu, tip sözleşmeler düzenlemesiyle kötüye kullanımların meydana gelebileceği açıktır. Zira mal veya hizmet almayı isteyen ve genelde daha zayıf durumda olan karşı taraf, ya bu maktu, tip sözleşmelerle kendisine dayatılan koşulları kabul edecek ya da bu mal veya hizmetten mahrum kalacaktır. Bu kötüye kullanımları önlemek amacıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 20 ile 25. maddeleri arasında genel işlem şartlarına ilişkin bazı düzenlemeler getirilmiştir.